Haftalardır toprak kazıyorum. Kazma ve toprak yeni iş arkadaşlarım. Toprak taş gibi. Kazma tutan ellerim yara oldu. İşe başladığım ilk günlerde kazma ve toprak, cahil tecrübesiz yeni iş arkadaşlarını pes ettirip gitmesini istiyorlar gibiydi, öyle hissediyordum.
Bu kazma, en yakın çalıştığım .
Kazma ,ellerimi yara yaptı, yaralar su topladı. Öğlen yemeğini, ikindi çayını iş yerime getirenler beni bir ağaç dibinde yığılmış halde bulduklarında; bu iş sana göre değil, bırak , diyorlar.
Kendini bilmeyen biri, hangi iş ona göre nasıl bilebilir ki?
Bu meyve bahçesine çalışan bulmak çok zor oluyordu, dağın başında, otobüs dolmuş işlemez iken özel aracın ile kasabaya gidip çalışanını alıp bahçene getirmelisin. Bu salgında bana iş doğdu. Ben kazarım tüm ağaçların dibini, gübresini de veririm dedim
. Kazmayı aldım, vurmaya başladım, vurduğum her kazma taşa, demire çarpar gibi sarsılıp tüm vücudumu elektrik çarpmış gibi titretiyordu.
İlk ağaç dibinde yığılıp kaldım.
Ellerim, boynum, belim diye sızlanırken, en yakın iş arkadaşıma daha yakından bakıyorum. Yarası benden derin, kalıcı, sessiz. Kazma ile konuşuyorum mola verdiğimde, bu işte çok eski olmalısın, kimlerin elinde nerelere vuruldun diye laf lafı açsın istiyorum.
Sabahtan akşama kazma ile çalışıyor, birlikte aynı ağaç altında dinlenirken ellerimin yarası acımaz oldu. Birlikte en çok konuştuğumuz konu toprağın bir damla su görmemiş katılığı iken arada ona İngiltere'yi anlatıyorum. Benimle birlikte Purcell dinliyor. Haftalar sonra, ellerimin yarası nasır tutmuş iken ,çok şanslıyım , diyorum kazmaya, senin gibi bir iş arkadaşına sahip olduğum için.
merhaba hoşgeldiniz kolaylıklar diliyorum sevgilerle
YanıtlaSilTeşekkür ederim, sevgilerimle
SilKolay gelsin...
YanıtlaSilHoş geldiniz, umarım huzurunuz ve sağlığınız yerindedir.
YanıtlaSilTeşekkür ederim, nasıl olduğum konusunda kafa yormamak için kendimi işe verdim. Sevgilerimle
SilTürkiye'ye döndüğünü mü söylüyor bu yazdıkların? Köyünde misin? Gerçekten geldin mi? Neden bu eziyet peki? Neden ellerin nasır olana dek çalışıyorsun? O kadar çok soru var ki kafamda. Hangi birini soracağımı bilemedim.
YanıtlaSilKöye döndük, köy işleri çok ağır, şimdilik eziyet gibi gelmiyor, her işi eşimle oğlumla yapmaya çalışıyoruz, hepimizin eli nasır bağladı acemiliğimiz yavaş yavaş bitecek umarım.kazma ile konuşmuyorum:) ama en yakınım oldu:)
YanıtlaSilsevgilerimle
sevgilerimle
Bahçe emek istiyor. Fakat fotoğraflar öyle güzel ki...
YanıtlaSilHoş geldiniz.
Teşekkür ederim sevgili Klio'nun şarkısı
SilHoş geldiniz çok güzel kapılar açılsın iyi ki döndük diyesiniz.
YanıtlaSilTeşekkür ederim sevgili meşgale, inşallah öyle olur.
SilHoş geldiniz, çok iyi ettinşz. Ama dönüş maceralarını yazmadınız.
YanıtlaSilİlk zamznlar biraz mutsuz gibi hissedebilirsiniz ama sonra ne iyi ettik de geldik diyeceksiniz. İnsanın memleketi gibisi yok. O soğuk ve ruhsuz ülkede size aşt, sizde de ona ait hiç bir şey yok. Evinizin rahatını, konforunu, sofranızın bereketini gördükçe daha mutlu olacaksınız.
Teşekkür ederim iyi dileklerin için, sevgili Serpil,
Silsevgilerimle
Hoşgeldiniz sizi çok merak ediyordum.bu yazıdan sonra benimde kafamda birsuru soru var.kalabilme hakkınız varmiydi bilmiyorum şartlarınızı bilmiyorum ancak orada durma imkanınız varsa oglunuzun eğitimi için kalmanızı çok isterdim.
YanıtlaSilAh Ayse hanım,
YanıtlaSilSizi ziyatre gelmek istiyordum İngiltere'de gelemeden dönmüşsünüz, şu pandemi herseyi erteledi.
Yeni yaşamınızda güzellikler diliyorum
Umarım köyde olmak hepinize iyi gelir. Kendi ritminizi bulup yeni, mutlu ve huzurlu bir hayat kurarsınız ailecek :)
YanıtlaSilKolay gelsin ♥
YanıtlaSil